Dünya kadınlar
gününde, anneliği ve anneliğin kutsallığına dokunan bir yazı yazmak isterdim
ama yüreğimi sarıp sarmalayan, sebebini ve bu kadar hızla yaygınlaşmasını,
kaygıyla karşıladığım, ciğerimi yakıp kavuran bir konuda yazmak istedim.
Bir insan
evladı, üstelik sevgiyi bilen, sevgiliyi, eşi benimseyen bir insan evladı nasıl
oluyor da sevdiğine kıyabiliyor? Hunharca ayrıntılı bir planlama yapıp da
cinayet işleyebiliyor? Sevdiğini, sevdiği kadının ve kendisinin en değerli
varlıklarının, çocuklarının yaşamına son verebiliyor?
Okumuşu,
cahili, emekçisi, beceriksizi, genci,yaşlısı, evlisi, flörtlüsü, güzeli,
çirkini, dindarı, ateisti… herhangi kategoriden bakarsanız bakın, hep kadın
katlediliyor; sevdiği, güvendiği, eş seçtiği erkek tarafından.. Neden, nedeni
bilinmiyor, akıl sır ermiyor!
Biz annelere
düşen görev: kızlarımızı, oğullarımızı bu konuda bilinçli yetiştirelim. En önce
haberlerde böyle haberleri ne kızımıza, ne oğlumuza izletmeyelim. Böyle bir
haberin bilinçaltlarına girmesine, şiddetin, şiddetin karşısında tepkisiz
kalmanın, şiddeti seyretmenin, öğrenilmiş çaresizliğin, tohumlarını
çocuklarımızın beynine ekmeyelim.
Kadının değerini,
kutsallığını, kızlarımıza, oğullarımıza işleyelim.
Yeni nesilleri Atatürk gençliğine,
yakışır şekilde yetiştirmek boynumuzun borcudur….
Çocuk Gelişimi ve Eğitimcisi